Peygamber’imizin(S) Biyografisi anlatılırken, hemen her zaman, <<Hic- ret ve Mağarada Saklanma>> hikâyesi uzun uzadiye anlatılır.Bu noktada, Ebû Bekir’in hicrete Peygamber ile birlikte çıktığı, bir çok meşakkatlere katlandığı, her türlü tehlikeye karşı Peygamber’in önünde kalkan olduğu, hattâ öyle ki, Peygamber’i zehirli hayvanlardan korumak için mağara duvarındaki kovuklara tıkayacak bir bez bulamayınca, çözüm olarak, topuğunu dayayıp zehirlenecek kadar emsâli görülmemiş fedâkârlıklar yaptığı, bunun da ötesinde <<Hicret>> i gerek finansman ve gerekse planlama yönünden yönettiği anlatılır durulur.
Bütün bu anlatılanlardan, “Ebû Bekir’siz bir <<Hicret>> düşünülemeye- ceği” gibi, hicret deyince de emsâlsiz fedâkârlıkları, nâdir destekleri ile ilk akla gelen Ebû Bekir’dir. Hattâ, mezhebi ve ideolojik olarak oluşturulan <<Hicret Portresi>> nde, Ebû Bekir, Peygamber’in çok önünde ve üzerinde gösterilir. Çünkü, bu kurguya göre, Ebû Bekir yardım etmese idi, hicret aslâ gerçekleşemeyecekti. Ebû Bekir, gerek planlaması, gerekse yaptığı ön hazırlıklar ile hicreti uygulanabilir hâle getirmiştir.
Fakat, Kur’ânî gerçekler, aklî ve naklî deliller tamamen farklı yönü göster- mektedir. Çünkü, Ebû Bekir’in hicreti planlaması bir tarafa, hicrete iştirâk ettiği bile, sonradan ortaya atılan bir husustur.Bu çalışmamızda, okuyu- culara yeni ufuklar açmak için konuya ilişkin kaynakları ortaya koyduk. Târîhî şahsiyyetleri, siyâsî efsânevî evhâmlardan kurtarıp, aslî yerlerine oturtmak için gereken fikrî ve ilmî inkilâbın gerçekleşmesi dileği ile...